İslam Memiş’in TV100’de yer alan yazısının tamamı:
Seçim kavganız bitti mi?
Küfürler, hakaretler, palavralar, dolanlar…
Bitmedi değil mi?
Pardon, siz 28 Mayıs’ı bekliyordunuz değil mi?
Peki, sayılı gün tez geçer.
28 Mayıs da gelir.
Kazananlar, kaybedenler; kazandığını yahut kaybettiğini düşünenler…
Aslında hepiniz kandırıldınız.
Evet, yanlış duymadınız, kandırıldınız.
Nasıl mı?
Ekonomik, ruhsal, sosyolojik ve gerçek olarak kandırıldınız.
En güç vakitlerinizde uğuruna hengameler ettiğiniz partinizin siyasetçileri neredeydi?
Seçim sürecinde meydanlarda, medya ve toplumsal medya grubuyla size sarılıp fotoğraflar çektirenler…
Seçim sürecinden evvel onlarla birebir yazgısı mi paylaştınız?
Eşiniz, çocuklarınız birebir bahtı mi paylaştı?
Maaşlı trollerin işi esasen aşikâr.
Maaşını aldı, işini yaptı.
Sizi birbirinize kırdırdı.
Partinizin üst seviye savaşçıları zati malum.
Ya siyasetçi ya hoş maaşla çalışanı ya da oradan akarı olan şahıslar.
Bu arbedeler bittiğinde koltukta oturanlar, ihale alanlar, unvan alanlar değişecek yalnızca.
Senin mukadderatın değil.
Yine bir kenarda unutulan olacaksın.
O gün kandırıldığını anlayacaksın fakat iş işten geçmiş olacak.
Bir de seçim sürecinde varlıklı ettirdikleriniz var.
Öyle bu türlü bir zenginlik değil.
Çuvalla para kazandılar.
Daha evvel çoook ihtarlar yaptığım bâtın tüccarlar, tefeciler, manipülasyoncular, spekülasyoncular.
Kim mi güçlü etti onları?
Seçimden evvel döviz büfelerinin, kuyumcuların önünde kuyrukta bekleyenler.
22,40-22,60’dan dolar alanlar, bin 480-bin 520’den altın alanlar.
Onlarca defa uyardım, “Yapmayın, etmeyin, almayın, manipülasyon var, sizi soyuyorlar, fark var, çark var, palavra var, dolan var…”
Seçimler bitti.
Pazartesi ne mi oldu?
Dolar 20,68 lira, gram altın 1.388 lira.
Sağlam bir çöküş oldu.
Soyulan soyulduğuyla, soyan soyduğuyla, yalvaran yalvardığıyla kaldı.
Ne gerek vardı?
Yazık günah değil mi?
Neden bu beşerler laf kelam dinlemez?
Gerçek olan Türkiye’de aşikâr bir kesim var onlar celladına aşık.
O aşk o denli bu türlü değil.
“Malım mülküm sana feda olsun eyyy dostum” der üzere.
Evet, feda etti.
Zamanını, alın terini, çoluk çocuğunun rızkını…
Sosyal medyada algı operasyonları yapanlar, kurbanları çok hoş öptü.
Şimdi sıra başka kurbanlara geldi.
Operasyoncular da 28 Mayıs’ı bekliyor.
Altın vuruş için bekliyorlar.
Yine kuyrukta bekleyenler, ekmeklerine yağ sürecekler.
Sonra bir yıl bekleyecekler.
Cellatları ise tatile çıkacak.
Son model otomobiliyle, beş yıldızlı otelde, kim bilir hangi ülkede…
Seçim sürecinin kazananı muhakkak.
Mevkii ve makam alanlar, çuvalla malı götürenler.
Seçim sürecinin kaybedeni de aşikâr.
Onları başının üzerinde tutan, sonra sonsuza kadar unutulan, döviz ve altın kuyruğunda bekleyip çakılanlar.
Kuyrukçular kelamım size “İyi uykular!”